5 Ekim 2010 Salı

ilk cümleler...

genç bir insanın ani ölümünü ve düşündürdüklerini yazmak istemiştim ilk olarak.. fırsat bulup yazana kadar üzerinden zaman geldi geçti.. derken, Islam aleminin ayrı ayrı günlerde bayram yapmasının üzüntüsünü paylaşmak istedim bu sayfalardan, o da o hengamede ve akabindeki sınav telaşesinde kayboldu gitti.. daha sonra, çok güzel bir günde yeğenlerle birlikte gittiğimiz bahçemizdeki patates toplama maceramızı fotoğraflarıyla birlikte eklemek istedim.. ama ona da nasip olmadı bu sayfanın siftahını yapmak..

açılışı yapmak ve ilk olmak isteklerimi, arzularımı en güzel ifade edenlerden biri olan aşağıdaki duaya nasip oldu.. kabul olur inşaallah..


ALLAH’ım lütfet ki,
Gittiğimiz her yere barış götürebilelim,
Bölücü değil, bağdaştırıcı, birleştirici olabilelim.
Nefret olan yere sevgi,
Yaralanma olan yere affedicilik,
Kuşku olan yere, inanç,
Ümitsizlik olan yere ümit,
Karanlık olan yere aydınlık,
Üzüntü olan yere sevinç saçıcı olmayı
Bize lütfet ya Rabbi...

Kusurları gören değil, kusurları örtenlerden;
Teselli arayanlardan değil, teselli verenlerden;
Anlayış bekleyenlerden değil, anlayış gösterenlerden;
Yalnız sevilmeyi isteyenlerden değil, sevenlerden olmamıza yardım et.

Yağmur gibi;
Hiçbir şey ayırd etmeyip,
Aktığı her yere canlılık bahşedenlerden;
Güneş gibi;
Hiçbir şey ayırd etmeyip,
Işığıyla tüm varlıkları aydınlatanlardan;
Toprak gibi
Her şey üstüne bastığı halde,
Hiçbir şeyini esirgemeyip,
Nimetlerini herkese verenlerden olmayı
Bize lütfet...

Alan ellerin değil, veren ellerin;
Affedici olduğu için affedilenlerin;
Hak ile doğan, hak ile yaşayan, hak ile ölenlerden,
Sonsuz hayatta yeniden doğanların safına katılmayı
Bizlere nasip eyle...


amin..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder